4 Şubat 2015 Çarşamba

Yapay Tatlandırıcılardaki Tehlike

Yapay tatlandırıcılar gerek diyabetik insanların gerekse diyet yapan insanların hayatına büyük oranda girmiş durumda. Diyet ürünler, şekersiz şekerler, tatlandırıcılı gazlı içecekler... Aslında çok da üzerinde düşünmeden hepimiz fazlasıyla tatlandırıcıya maruz kalıyoruz.

Bu konu üzerinde hiç düşünmezken, Dr. Mehmet Öz'ün programında diyet içeceklere savaş açtığını ve diyet içeceklerin şekerli muadillerine göre daha fazla obezite riski taşıdığını söylediğini duyduğumda dikkatimi çekti. Programda hatırladığım kadarıyla tatlandırıcılar beyinde şekerli şeyler yediğimiz zaman uyarılan bölgeyi uyarıyor bu da insülinin salgılanmasına yol açıyor.Fakat kan şekeri yükselmiyor bu şekilde devam ettikçe vücutta insülin direnci dediğimiz durum oluşuyor. İnsülin direnci ise dokuların insüline cevap verip, kandan şekeri alıp kullanmakta zorlanması olarak açıklanabilir. İnsülin direnci oluştuğu zaman birey tip 2 diyabete aday oluyor denebilir.

Okul, sınavlar derken bu konuda ciddi araştırma yapmaya fırsatım olmamıştı ama sömestr tatilinde bu konuyu araştırıp paylaşmak istedim. Tahmin ettiğim gibi bu konuda çok fazla çalışma yok. Ama 'Nature ' dergisinde yayınlanmış bir çalışma gerçekten bu konuya açıklık getiriyor.


Çalışma asıl olarak fareler üzerinde yapılmış fakat sonradan küçük bir insan grubu üzerinde de denenmiş. Çalışmada en yaygın kullanılan üç tatlandırıcı(sakkarin, sukraloz ve aspartam) kullanılmış.11 haftanın sonunda farelerde glikoz intoleransı yani insülin direnci geliştiği gözlenmiş. Bu insülin direncinin gelişme mekanizması ise daha da ilginç.

Tatlandırıcılar kan dolaşımımıza katılamayan büyük parçacıklar ve hiçbir kalori değerleri yok. Yani vücudumuzun tam anlamıyla içine giremiyorlar. Buna rağmen insülin direnci yapıyor olmaları şaşırtıcı. Yapılan çalışmada tatlandırıcıların bağırsaklarımızda buluan yararlı bakterilerin yani 'mikrobiyom'un çalışmasını ciddi derecede bozarak vücutta insülin direnci oluşturduğu gözlenmiş. Çalışmadan anladığım kadarıyla bağırsaktaki mikrobiyomun bozulmaması için probiyotik beslenme de bu durumu düzeltemiyormuş.

 Çalışmanın insanlar üzerinde yapılan bölümünde 8 sağlıklı insan kullanılmış ve deneklere bir hafta hergün günlük maksimum alınabilecek yapay tatlandırıcı miktarı verilmiş. Sadece bir haftada 8 insandan 4'ünde insülin direnci gelişmiş.

Yani sonuç olarak yapay tatlandırıcılar göründükleri kadar masum değiller ve heryerdeler. Tip 2 diyabet ve başka birçok metabolik hastalığa davetiye çıkarıyolar. Onlardan sakınabilmek için dikkatli olmak ve yediğimiz paketli ürünlerin içeriklerini bilmek yeterli.

Dipnot: Yazıda atıfta bulunduğum çalışmanın yazısını arzularsanız http://www.nature.com/news/sugar-substitutes-linked-to-obesity-1.15938'da okuyabilirsiniz.

Sağlıklı günler, Ayşenur.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder